Diyanet raporu: Dini istismar ve tedhiş hareketi DEAŞ

Diyanet raporu: Dini istismar ve tedhiş hareketi DEAŞ

DİYANET İşleri Başkanlığı, terör örgütü DEAŞ’la ilgili rapor hazırladı. ‘Dini İstismar ve Tedhiş Hareketi DEAŞ’ başlıklı raporda DEAŞ gibi yapılarla köklü mücadelede yalnızca güvenlik tedbirlerinin yetersiz olacağı vurgulandı.

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığınca hazırlanan raporda, “DEAŞ’ın oluşturduğu dışlayıcı ve ötekileştirici dini söyleme karşı, kapsayıcı ve kucaklayıcı bir ifade biçimi geliştirmek için başta İslam ümmetine rehberlik edecek alimler olmak üzere, herkese önemli rol düşmektedir" denildi. 

NESEBİ BELLİ OLMAYAN YAPI 
Terör örgütünün İslam anlayışını ve dini metinlere yaklaşım biçimini inceleyen raporda, DEAŞ ve benzeri oluşumlarla etkin bir mücadelenin esasen siyasi, sosyal ve ekonomik eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına bağlı olduğuna dikkat çekildi. Batı’nın da Müslümanlara bakış açısının eleştirildiği raporda, “Avrupa ülkeleri, kibirli ve buyurgan bir üslupla Müslümanları ılımlı ve radikal olarak ayırıma tabi tutmuş ve neticede Müslümanları Batı toplumu içinde sürekli savunma psikolojisi içine sokmuştur. Bu durumun Müslüman gençler üzerinde kimlik krizlerine ve psikolojik ezikliğe yol açması kaçınılmazdı" değerlendirmesine yer verildi.

Örgütün, ayetleri bağlamından koparan bir yaklaşımla hareket ettiğine vurgu yapılarak, "DEAŞ’ın ayetleri bağlamından kopararak, konuyla alakalı diğer delilleri ve dinin temel amaçlarını dikkate almadan yaptığı yorumların da meşru bir temeli olmadığı ve olamayacağı aşikardır" ifadesi kullanıldı. DEAŞ ve benzeri yapıların dini bilgileri çarpıttığı anlatıldı. DEAŞ'ın kafa kesme, işkence, soykırım gibi korku salan yöntemlere başvurmasının sindirme ve propaganda amaçlı olduğu, bunların bilinçli yapıldığı belirtilerek, "Esas itibarıyla modern dönemin şiddete dayalı bir ürünü olan DEAŞ yapılanması, bazı yönlerden geleneğimizdeki kimi gruplarla yüzeysel benzerlikler gösterse de, kendisini meydana getiren şartlar içerisinde doğup gelişmiş olan, nesebi ve nispeti belli olmayan bir yapılanmadır.”

TÜRKİYE’DEN KATILIM DÜŞÜK
Raporda, dünyanın diğer ülkelerinde yaşayan Müslüman grupların, örgüte verdiği destekle mukayese edildiğinde Türkiye'den ve yurt dışındaki Türklerden katılım oranının son derece düşük olmasının dikkat çekici olduğuna işaret edildi. Raporda, "Türkiye'de DEAŞ ve benzeri yapıların etkinlik kurmak için yoğun bir çaba içerisinde oldukları da gözlemlenmektedir. Bu durum karşısında örgütün ülkemiz içerisinde taban bulmasını ve yayılmasını engellemek için siyasi tedbirler yanında dini ve kültürel çalışmalara ihtiyaç olduğu açıktır." 

Yorum Gönder

0 Yorumlar