Zakir KAYA: 200 Bin İnsanı Mars’a Gitme Umuduyla Dolandıran Yabancı 'Çiftlik Bank' Vakası: Mars One

Dünya gezegenindeyiz. Bir yerlerde, tosunun birisi mavi yumurtalarla online ineklerle insanlardan milyonlarca lira topluyor.
Bir başka yerde insanların Dünya’dan kurtulma isteğini kullanan birisi, “Mars’a gidiyoruz” diyor. Her ikisinin de bir ortak noktası var: Umut tacirliği.
Bugün hayatta olanların önemli bir kısmı, büyük ihtimalle insanların Mars’a gittiklerini görecek. Dünya’nın sonunu 21. yüzyıldaki insanüstü çabasıyla getirmeye çok yakın olan insanlık, sırtını bilime yaslayıp Kızıl Gezegen’de yeni bir hayat kurmak istiyor. Bu isteğin ardında bilimsel olduğu kadar, insanların Dünya’dan yeteri kadar sıkılmış olmaları gerçeği de var.
Güveninizi kazanan birisi karşımıza çıkıp size “Bana şu kadar para verin, Mars gönüllüsü olun, 2024’te hep birlikte gidiyoruz” dese, çoğu insan buna inanır. Hatta inandılar. Takvim yapraklarını geriye doğru çevirip, 2012’ye dönelim: Hollandalı girişimci Bas Lansdorp’un “kâr amacı gütmeyen bir organizasyon” olan Mars One’ı kurduğu yıllara...
Mars One, bilim insanlarından da destek gören önemli bir kuruluş olarak adlandırıldı. 2012 yılında açıklanan planların büyük parçası Mars’a gitmek için gönüllü olacak insanlardı. Kontenjan son derece sınırlı olduğu için en ideal insanların oraya gönderilmesi gerekiyordu. Proje kapsamında 100 kişi seçilecek ve bu insanlar 2035 yılına kadar Mars’ta gönderilmiş olacaktı. 
Mars One projesine aralarında Türklerin de bulunduğu 200 bini aşkın insan başvuru yaptı. Üstelik her başvuru 25 ila 40 dolarlık ücret ödemesiyle gerçekleştiriliyordu. En nihayetinde kâr amacı gütmeyen bir kuruluş aracılığıyla gönüllü olmak için, ücret ödemek zorundaydınız. Üstelik işin içine SpaceX’in ve Falcon roketlerinin adı bile vardı. Her şey mükemmel gidiyordu.

Sıradan insanların Mars’ta yaşam kuracağı süreç şöyle işleyecekti:


  • 2013: Adaylar arasından 100 kişi seçilecek, inşa edilen eğitim alanında eğitim görmeye başlayacaklar
  • 2014: Projenin ilk haberleşme uydusu ve bir keşif aracı Mars’a gönderilecek, yerleşme alanı belirlenecek. 
  • 2016: SpaceX’in Dragon kapsülleriyle 2500 kilogramlık dayanıklı yiyecek tedariği Mars’a gönderilecek.
  • 2021: Yine Dragon kapsülleriyle 2 yaşam ünitesi, 2 destek ünitesi, 2 tedarik ünitesi gönderilecek.
  • 2022: SpaceX Falcon Heavy roketiyle 4 kişilik ilk insan grubu Mars’a ulaşacak
  • 2023: İlk koloni Mars’a varacak
  • 2025,: 2. koloni Mars’a varacak
  • 2031: 6 yılda toplam 20 insan kolonisi Mars’a ulaşmış olacak.
Zaman içerisinde bu tarihler ertelendi. Çünkü 2013 yılına geldiğimizde ne haberleşme uydusu gönderilmişti 2016’ya geldiğimizde de yiyecek tedariği Mars’a ulaşabilmişti. Üstelik bu süreç içerisinde Mars One projesinin SpaceX ile sözleşme imzalamadığı ortaya çıkmıştı. Verilen tarihler 2 kez ertelendi, 2 kez umutlar yarına kaldı.

Peki Mars’a gidecek insanlar seçildi mi?

Aralarında Türkiye’den de insanların bulunduğu 200 bini aşkın başvuru arasından bir seçim yapıldı. 2015 yılında 100 kişilik ekip belirlendi. 50 kadın ve 50 erkekten oluşan kafilenin içerisinde 39 ABD, 31 Avrupa, 16 Asya, 7 Afrihka ve 7 Avustralya vatandaşı bulunuyordu. Ülkemizden kimse ilk 100’de yerini alamamıştı. Şimdi bir eğitim merkezi inşa etmek, 100 sıradan insanı Mars ortamına hazırlamak gerekiyordu. 
Bu sırada Mars One projesinin maddi kaynağı da başvuran ve seçilemeyen diğer binlerce insanın ödediği 25 ila 40’ar dolarlık ücretlerdi. Üstelik herkes geri dönüşü olmadığı önceden açıklanan bir yolculuk için bu parayı ödemişti.
NASA aynı tarihlerde Mars yüzeyindeki radyasyon miktarının insanı saniyeler içerisinde öldürebileceğine dair açıklamalarda bulundu. Ayrıca insanlar orada yaşasalar bile saatler içerisinde ölümcül düzeyde kanser olmaları yüksek ihtimaliydi. Projeye destek veren bilim insanları Mars One projesinin radyasyon sorununu çözeceğini açıkladılar. 
Gel zaman git zaman, Mars One projesine olan güven azalmaya başladı. Sonra Reddit platformunda projenin tamamen düzmece olduğuna dair iddialar ortaya çıktı. Projenin zorda olduğu, daha eğitim sahasının bile inşa edilemediği gerçeği ortadaydı. Bu haberlere takiben girişimci Bas Lansdorp, Şubat 2018’de açıklamada bulundu:
“Yaklaşık 6 milyar dolarlık bir maliyetimiz var. Böyle bir kaynağı sağlayacak olan ciddi destekçimiz var: Hong Kong’da bulunan yatırım firması World Stock & Bond ile 6 milyar avroluk bir anlaşma yaptık” 

Tam bir yıl sonra Şubat 2019’da Mars One projesi iflas etti:

Bu hikayede muhakkak bazı noktalar size tanıdık gelmiştir. Aynı dönemde Türkiye gündemi Çiftlik Bank ve sayıları belkide 20’yi bulan benzer dolandırıcılık vakâlarıyla meşguldü. Hem Çiftlik Bank, hem de Mars One insanlara umut satarak para toplayan oluşumlardı. 
Nitekim sattıkları umudun dayanağı farklıydı. Birisi kolay yoldan zengin olma fırsatıyla göz boyuyor, diğeri insanlığı Mars’a götürme planıyla fikir satıyordu.
Çiftlik Bank, insanların evlerini arabalarını satmasına neden oldu. Mars One ise umudunu daha küçük rakamlara sattı. İşin ilginç tarafı Mars One projesinin mağdurları 200 bini bulurken, Çiftlik Bank sadece Türkiye’de 132 bin kişiyi dolandırmıştı. Bu küçük fakat anlamlı kıyaslama, kültürlerarası farklara ilişkin çok özel detaylar sunuyor.
Özet olarak, yaşadığımız çağın ne açıdan bakarsanız bakın güvenilir bir tarafı yok. Belki günün birinde Mars'a gideceğiz, ancak bunu başaranlardan olmak için gözlerimizi tamamen açmamız gerekiyor. İşte o zaman Çiftlik Bank gibi olayları da yaşama ihtimalimiz kalmayacak.

Yorum Gönder

0 Yorumlar